Strucare ekibi olarak, tasarım rehberi olma yolunda ki çalışmalarımız devam ediyor. Bugün ki konumuz Modernist Mimari Nedir, üzerine olacak. Birlikte Modernizim nedir, Modernist Mimari nedir, evreleri nelerdir diyerek yeni bir seriye başlıyoruz.
Modernist Mimari Nedir?
Modernist mimari veya modernizm, hem teknolojideki hem de toplumdaki büyük ölçekli değişikliklere yanıt olarak 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan bir tarzdır. Genel itibariyle tarz olarak, analitik bir bakış açısıyla yaklaşılan binaların işlevi, malzemelerin akılcı kullanımı, süsleme ve dekorasyonun ortadan kaldırılması ve yapısal yeniliğe açıklık ile ilişkilidir.
Modernizmin Gelişimi Nasıl Oldu?
Modernizm, toplumun yaşam gereksinimlerinden ötürü sadece mimaride değil makinelerin, otomasyonun ve kentsel tasarımın yeni teknolojilerini barındırma ve bunlara yanıt verme aracı olarak, tüm kamusal ve toplumsal alanlarda gelişti. Sanayi devrimi, işlevsel öncelik tarafından yönlendirilen mimarinin gelişiminde önemli bir rol oynadı. Bu dönemde gelişen endüstri üzerine beton, cam ve çelik gibi malzemeler endüstriyel olarak üretilmeye başlandı.
Mimarlar bu dönemde, yapıları süslü cephelerle örtmek yerine, yapının gerçekleğini ortaya çıkartan akımları benimsemişlerdir. Mimari’de modernizm düşüncesi fütürizm, konstrüktivizm, vahşilik, De Stijl ve Bauhaus dahil olmak üzere birçok farklı akımı kapsamaktadır.
Modernist Mimarinin Tarihi
Tarihe bakıldığında, modernizm ideolojisinin birçok kaynağı vardır. İngiliz sanatçı ve yazar William Morris, estetik kadar kullanışlılığın da önemli olduğunu ve iyi yapılmış el yapımı ürünlerin, makine yapımı olan üretim hattına tercih edildiğini savunarak Arts and Crafts hareketine ilham kaynağı olmuştur.
Tarihe bakıldığında diğer bir kaynak olarak, ‘Form işlevi izler’ ifadesiyle en ünlü olan Amerikalı mimar Louis Sullivan‘dı. Prensip olarak bu düşünce, binaların temel yapının formu belirleyeceği şekilde, yani içten dışa doğru tasarlanması anlamına geliyordu.
Viyanalı mimar Adolf Loos, işlevsel nesnelerin dekorasyonunun verimsiz ve savurgan olduğuna inanıyordu. ‘Süsleme ve Suç’ manifestosu, süslemekten kaçınmanın ‘manevi gücün bir işareti’ olduğunu savunduğu önemli bir modernist metin haline geldi.
Modernist Mimari ve Bauhaus’un İlişkisi
Bu düşüncelerin anlaşılıp, geliştirilmesi üzerine, Avrupa’da yeni modernist tarzla oldukça popüler olacak, iyi bir çıkış yakalayıp, ilişkilendirilecek iki mimar ortaya çıkmıştır. Bunlardan biri Almanya’daki Bauhaus‘un patronu Walter Gropius‘du. Gropius, mimarlara tarihsel ortodoksileri reddetmeyi ve modern endüstrinin yenilikçi yeni ideolojilerini benimsemeyi öğretmiştir.
Modernist mimari, dünya çapında hızla yayılarak, çeşitli biçimlerde devam etti gelişen mimari akımlar sonucunda, 1970’lerde ve 80’lerde yerini Postmodernizm’e bıraktı.
Modernist Mimarinin Özellikleri ve İlkeleri Nelerdir?
Modernizmin en belirleyici ilkelerinden biri, tasarımın doğrudan amaçtan türetilmesi gerektiği anlamına gelen ‘biçimin işlevi takip etmesiydi’. Bir diğeri ise, yapı formunun gereksiz ayrıntıların ortadan kaldırılmasıyla sadeliğe ve netliğe sahip olması gerektiğiydi.
Ayrıca, bir malzemenin doğal görünümünü gizlemek veya değiştirmek yerine görünür olması ve varsa eğer, bunun ön plana çıkartılması gerektiğini savunan “Malzemelere Doğruluk” kavramıda, bilinen belirleyici ilkeler arasındaydı.
Modernist Mimari Tarzının Karakteristik Özellikleri
Modernist Mimari tarzı ile yapılmış yapıların temel özelliklerinden bazılarını siz Strucare takipçileri için derledik;
- Birbirlerine 90 derecelik açı ile konumlandırılmış bileşenler kullanılır, yatay ve dikey çizgiler vurgulanır.
- Betonarme ve çelik kullanımı.
- Yapısal öğeleri saklamak yerine yapının görsel ifadesi.
- Endüstriyel işlemlerle üretilen malzemelerin kullanımında ‘makine estetiğini’ öncelik edinmek.
- Dikdörtgen, silindirik ve kübik şekiller kullanılması.
- Asimetrik kompozisyonlar tercih edilmesi.
- Süsleme veya pervaz kullanımının tercih edilmemesi.
- Yatay şeritler halinde yerleştirilmiş büyük pencereler kullanılması.
- Açık plan katları tercih edilmesi.
- Beyaz ve krem cephelerin sıklıkla görülmesi.